Hay Sultan

Selçuklu Emiri, Halife'ye ulaştırmak üzere önemli bir bilgiyi Beridi Eşref'e emanet eder. Bağdat'a giden yolda eşkıyaların saldırısına uğrayan Eşref çölde saklanır. Saklandığı sırada inzivadan dönen Abdülkadir Geylani ile karşılaşacak ve ikisinin de asıl yolculukları başlayacaktır.

Geylani şehirdeki su yönetiminden rahatsızdır ve Emir'e bir şikâyet mektubu yazar. Polis memuru Eşref, Geylani'yi tutuklar ve emniyet müdürüne götürür.

Abdülkadir Geylani ve müritlerinin yardımı ile şehrin arka sokaklarının olukları tamir edilir ve bölgeye su tekrar gelir. Bu sırada ellerinde tuttukları Sabbahi'yi kaçıran Turahan ve Eşref onun peşine düşer. Şehirden kaçan Sabbahi çölde Geylani ile karşılaşır.

Eşref ihanetle suçlanır ve Emir tarafından öldürülmek istenir. Eşref, Geylani'nin kulübesine sığınır ancak burada hoş karşılanmaz.

Yaraları tekrar sarılan Eşref, Sabbahi'yi şehre getiren atın kimin olduğunu merak eder ve gece vakti atı şehrin sokaklarında serbest bırakır. Öte yandan Geylani ise faizin meşrulaştırılmaya çalışılmasına karşı çıkar ve tacir Kamran ile beraber kadıya çıkarlar.

Kamran durumu vezire iletip artık Bağdat'a mal getirmeyeceğini söylemiştir. Eşref, Kamran'ı ikna etmek zorundadır. Ancak Kamran'ın bir şartı vardır: Geylani'nin reddettiği faiz.

Emir'in harem ahalisi pazarda alışverişe çıktıkları sırada Sofia bir anda ortadan kaybolur. Tacir Kamran, Geylani'ye faizin caiz olduğu yönünde fetva vermesi için rüşvet teklif eder.

Eşref, Sofia'ya lisan öğretirken Sofia Eşref'ten hoşlandığını belirten bir mendil yollar. Veziriazam, Mansur'a vezirlik makamı verildiğini duyurur ve cariyesi Sofia'yı kendisine hediye etmesini isteyince Eşref bir plan yaparak Sofia'nın verilmesine engel olmaya çalışacaktır.

Geylani derdest edilerek zindana atılır. Dergâhta müritler kara kara ne yapacaklarını düşünürler. Geylani mahkemede yargılanacaktır. Onu Sabbahi ilan edeceklerdir ve bu suçun sonu ölümdür.

Sofia, Eşref'in kendisinin Sabbahi olduğundan şüphelendiğini düşünmektedir ve bu konuyu diğer arkadaşlarına açar. Geylani'nin ders yapması yasaktır ve dava sona erene dek dergâhtaki odasından çıkmaması gerekmektedir. Ancak Geylani bu yasağa uymayarak derslerine devam eder.